-
1 zararı yok
зыян юк -
2 zararı yok
зи фэIуагъэп, зэрар иIэп -
3 Zararı yok
It's all right, Never mind! -
4 zarar
вред (м) уще́рб (м)* * *вред, уще́рб, уро́н, убы́токzarar çekmek — понести́ уще́рб
zararı dokunmak — причиня́ть убы́ток / вред
onun kimseye zararı dokunmaz — он никому́ не причини́т вреда́
zarar etmek — понести́ уще́рб / убы́тки, пострада́ть
zarar gelmek — ви́деть / получа́ть зло / вред от кого
bizden hiç kimseye zarar gelmez — от нас нет никому́ никако́го вреда́
zarar görmek — нести́ убы́тки, терпе́ть уще́рб
ben bu adamdan hiç bir zarar görmedim — я ничего́ плохо́го от э́того челове́ка не ви́дел
zararda olmak — а) быть в убы́тке; б) пережива́ть тру́дные времена́ ( в торговле)
zararı olmamak — не причиня́ть вреда́
zarara sokmak — наноси́ть уще́рб
zarara uğramak — нести́ убы́тки / уще́рб
zarar vermek — причиня́ть вред / уще́рб, вреди́ть
don ekinlere zarar verir — за́морозки вредя́т посе́вам
zararı yok! — не беда́!, пустяки́!, нева́жно!
••zarardan korkan kâr etmez — посл. кто бои́тся убы́тка, тот при́были не получа́ет; ≈ волко́в боя́ться - в лес не ходи́ть
-
5 zarar
zarar Schaden m, Verlust m;zarar çekmek Schaden erleiden;zarar etmek Verluste erleiden;-e zarar gelmek es entsteht ein Schaden an D;zarar getirmek Schaden stiften;-den zarar görmek Schaden erleiden durch A, betroffen werden von D;zarar verici schädlich;-e zarar vermek Schaden zufügen D;zarara uğramak Schaden erleiden;zararda olmak ÖKON ein Defizit haben;-in -e zararı dokunmak jemandem Schaden zufügen;-in zararı olmamak v/unp es entsteht kein Schaden;zararı yok das schadet nichts, das macht nichts
См. также в других словарях:
zararı yok — özür dileyenlere karşılık olarak bağışlandığını, olayın pek önemli olmadığını bildirmek için söylenen bir söz Seni, metrolar başka, beni başka tarafa götürsün. Zararı yok! S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük
beis yok — zararı yok, önemi yok anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
zarar — is., Ar. żarar Bir şeyin, bir olayın yol açtığı çıkar kaybı veya olumsuz, kötü sonuç, dokunca, ziyan, mazarrat Aldığı günlerde iyi para getiren oteli zararla kapatmaya başlamışlar. M. Ş. Esendal Birleşik Sözler akıllara zarar akla zarar manevi… … Çağatay Osmanlı Sözlük
umut kesmek — 1) umudunu kesmek 2) bir şeyin artık gerçekleşemeyeceği inancına varmak, ummaz olmak Senden umutlarını kesmişler, sağ olsun da zararı yok, yazmasın diyorlar. S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük
ak — is. 1) Kar, süt vb.nin rengi, beyaz, kara ve siyah karşıtı 2) sf. Bu renkte olan Ablak yüzlü, kısa kesilmiş ak sakallı bir adamdı. M. Ş. Esendal 3) Beyaz leke Bir gözünde ak var. 4) Bazı şeylerde beyaz bölüm Yumurta akı. Gözün akı. 5) sf., mec.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kayırmak — i 1) Koruyarak başarısını sağlamak, elinden tutmak, himmet etmek Bizi kayıran, arayan yok. H. R. Gürpınar 2) Birini, başkalarının veya işin zararı pahasına tutmak, birine haksız yere kolaylıklar sağlamak, iltimas etmek Güzelle yüceltirim… … Çağatay Osmanlı Sözlük
acısını çıkarmak — 1) acılığını yok etmek Soğanın acısını çıkarmak. 2) mec. uğradığı maddi veya manevi zararı karşılayacak bir iş yapmak Belki de zamanında lüzumundan fazla susmuştu da şimdi onun acısını çıkarıyordu. H. Taner 3) mec. öç almak Bana yaptıklarının… … Çağatay Osmanlı Sözlük